Ucuz, temiz ve güvenilir elektrik enerjisi üretiminin bir ülkenin kalkınma ve sosyoekonomik gelişmesindeki anahtar rolü açıktır. Bu nedenle bu niteliklere sahip elektrik enerjisinin üretilebileceği yerli ve yenilenebilir kaynakların öncelikli olarak geliştirilmesi büyük önem taşmaktadır. Ortalama yüksekliği 1200 m. olan ülkemizde akarsu eğimleri de fazladır. Bu topoğrafik yapı ve hidrolojik koşullar ülkemizi hidroelektrik enerji üretimi açısından avantajlı kılmaktadır. Hidroelektrik enerji santrallarının yerli kaynak kullanma avantajının yanı sıra işletme, çevre ve stratejik açılardan da görece avantajları bulunmaktadır. Tüm bu avantajlar, bu tesisleri planlı ve çevre duyarlı olarak geliştirilmesi gereken enerji tesisleri arasına koymaktadır. Ancak bu kaynağımızın geliştirilmesi için izlenecek politikaların doğal çevreye duyarlı olan, toplum ve ülke yararını gözeten politikalar olması da aynı derecede önemlidir.
Hidroelektriğin Stratejik Önemi
Ülkemizde barajlı depolamalı HES’ler halen yıllık üretim kapasitelerinin yarısı kadar üretilebilecek enerjiyi depolayabilmektedirler. Bu santralların ortalama 6 aylık elektrik üretiminin, kriz koşullarında kullanılabilir olması; HES’lerin sunduğu önemli stratejik bir avantajdır. Bir diğer deyişle; yakın geçmişte de örneklerini yaşadığımız gibi yurtdışı enerji kaynak temininde dönemsel sıkıntıların ortaya çıkması durumunda barajların devreye girmesi ve sıkıntının ulusal bir kaynak kullanılarak hafifletilebilmesi mümkündür. Tümüyle yerli kaynak kullanan HES’lerin geliştirilmesi, enerjide dışa bağımlılığı azaltarak enerji güvenliğimizin ve ulusal güvenliğimizin tehdit altına girmesini engelleme olanağı da tanımaktadır. Bunun yanı sıra hidroelektrik santrallarda üretilecek ilave her 1 milyar kilovat saat (kWh) elektrik, yaklaşık 500 bin ton daha az kömür ithali veya 215 milyon ton m3 daha az doğalgaz tüketilmesi anlamına gelmektedir.3 Diğer taraftan özellikle büyük depolamalı HES’ler hem pik saatlerdeki pahalı elektriği ucuza üreterek hem de ucuz üretimi ile paçal olarak oluşturulan elektrik fiyatını aşağıya çekerek fiyatı dengelemede önemli bir rol üstlenmektedir. Böylece elektrikte fiyat artışlarının sigortası olma özelliği taşımaktadır. Örneğin ülkemizin hidroelektrik enerji üretiminin yaklaşık yarısını karşılayan Keban, Karakaya ve Atatürk barajlarında üretilen elektriğin ticari maliyeti ortalama 0.9 kuruş olmuştur. Bunlardan sadece Keban Barajı’nın 2010 yılında yaklaşık 8 milyar kWh elektrik enerjisi ürettiği dikkate alındığında, bunun ekonomik değeri daha açık olarak ortaya çıkmaktadır.
HİDROELEKTRİK SANTRAL PROJELERİ
- Nehir Tipi HES’ler
- Depolamalı HES’ler
- Pompaj-Depolamalı Sistemler
- Regülatörler ve Yardımcı Yapılar
- Dolusavak,
- Çakıl Geçidi,
- Sualma Yapısı,
- Balık Geçitleri
- İletim Yapıları
- Enerji Tünelleri,
- Borulu Sistemler,
- Kanallar
- Yükleme Havuzları, Denge Bacaları, Cebri Borular Ve Mesnetleri
- Santrallar
- Santral Binaları,
- Kuyruksuyu Kanalları
- Şalt Sahaları